4 Eylül 2013 Çarşamba

güzel şarkı~~

bu şarkı ve klibi çok hoşuma gidiyor, biraz efkarlı ama daha önceden uyarmıştım melankolik olduğum hususunda. şu ana çok iyi gittiği için başkaları da dinlesin, izlesin istiyorum.
nasıl öğrendim bu şarkıyı? korede her mağazada son ses müzikler çalar ama hep yeni çıkan parçalar. ben de bi şarkı duyup duruyorum çok hoşuma giden. bir gün daiso adı verilen ucuz ev eşyası, kırtasiye felan bulunan bir yerde çıktı bu şarkı. bütün medeni cesaretim ve kırık korecemle sordum bi kadına "ne bu şarkının adı?" diye. zaten türkiye'de de yapardım bazen bunu :D
sözlerine gelince, en güzeli açıp okumak ama, erkeklerin ayrılıktan sonraki acısını anlatıyor.
adı 눈물 샤워(tear shower) olarak yazılıp gözyaşı duşu anlamına gelmekte. çok ağlamışlar gariplerim. hatta gözyaşlarında duş bile almışlar, haha. neyse, fazla uzatmadan şarkıyı paylaşayım:

dinledikçe dinleyesi geliyor insanın. ama kızın gözünden akan sahte gözyaşları baya bozuyor işi, heh. benim favorim uzun boylu olan adam. çok sempatik :)

3 Eylül 2013 Salı

bir webtoon karesi

korelilerin çok sevdiğim bir produksiyonu daha! ben karikatür tarzı şeyleri severim, o yüzden arada japon mangası okurdum. koreye gittiğimde metrolarda, arkadaşlarımın ellerinde hep telefonlarıyla renkli bişilere bakıp güldüklerini gördüm. biraz daha yakınlaştığımda öğrendim. webtoon! çok süper, erişimi kolay ve rengarenk! internette belli aralıklarla yayınlanan ve en güzeli ücretsiz olan karikatür serisi mi diyelim ne diyelim? ama belirteyim bunları koreceden okuyorum. ingilizceleri de var, hatta anime gibi izlenenler de var. ama korelilerin webtoon dedikleri resimlerden oluşan ve internet üzerinden yayınlananlar. bu aralar okuduğum bir tanesinin içinde bir kare gördüm ki, çok hoşuma gitti, okurlarımla paylaşayım dedim:
bu karede annesi kızına geç geldiği için kızıyor ve türkçeye çok benzer bir tabir kullanıyor: "her gün geç gelip gelmediğini elini sinene(vicdanına) koyup bir düşünmelisin."
aslında devamında kız ne olduğunu anlamıyor bu sözün ama ben gayet iyi anladım türkçe konuşan bir insan olarak :D korecede sevdiğim şey bu: tabirler türkçeye çok benziyor, cümleler, deyimler, hatta bazen atasözleri bile :)
bu paylaştığım webtoon'u çok seviyorum. yazan kişi kendi gündelik hayatını yazıyor. çok samimi ve şirin bir webtoon. zaten bu tarz şeyleri daha çok severim. birgün başına ilginç bir şey geldi mi yazıveriyor. mesela birisi bunu kendi doğum günü pastasını almaya yollamış onu yazıyor-canım benim yaa :D-, 1 kilo almış annesi kızıyor onu yazıyor, ya da sosis yerken göbeğine dökülen ketçabı yazıyor, hehe. bu şekilde yazarak güldürmeyi başarmak daha büyük bir başarı benim gözümde :) e, o kadar övüp de link vermemek olmaz ama buradan ulaşabilirsiniz 
korece bilenler ve okumalarını ilerletmek isteyenler bunları okursa çok faydalı olur bence. kelime haznesini bayaa genişletiyor. ben naver 'ın webtoon sekmesinden açıp en populerleri okuyorum genellikle :) -naver, korenin arama motoru, koreli şeyler arıyorsanız buradan bakın-

Boys Over Flowers 꽃보다 남자

Bu dizi ilk dizimdi. Çok da sevmiştim. Dediğim gibi, çocuksu şeyleri severim :) O yüzden bu diziyle ilgili bir şeyler paylaşma gereği hissettim.
böyle şirin bir afişi var işte. olay bu 4 şirin erkek ve cadaloz bir kızın etrafında dönüyor. bu 4lü korenin en zengin ailelerinin çocukları. baya da şımarıklar, hatta bullying denen korede yaygın olan zorbalık yapma olayını yapıp insanlara dünyayı dar ediyorlar. ortadaki kendisiyle aynı kabanı giydi diye yesyeni kabanın üzerine domates suyu döküyor mesela. bi şey değil domates suyu yani. öghk!
bu 4 oğlanın okuldaki lakabı F4(flower four) korecede F olmadığı için okunuşunu "eppıpoooo" şeklinde yapıyorlar hahaha :D flower boy olayı korelilerde baya populer. yakışıklı ve kibar erkeklere flower boy diyorlar(ggotminam). "Hem flower olup hem nasıl zorbalık yapıyorlar?" derseniz haklısınız. az önce ben de dedim neresi flower diye ama sonradan iyi yönleri ortaya çıkıyor merak etmeyin. İyi yönlerini gösteren kız da az önce cadaloz dediğim. fazla spoiler vermicem, ama gerçekten çok eğlenceli bir dizi. çocuksu gibi görünebilir ama çok duygusal yerleri de var.
Dizinin isminin asıl çevirisi çiçektense erkek, hani erkeği seçerim gibimsi. biraz garip gelmişti ama sonradan alıştım.-sanki birinden bahsediyorum gibi oldu- 
resmin ortasındaki 2 erkek-ki çoğu insan siyah kafalıyı sevse de ben turuncudan yanaydım- cadalozu seviyor. ve en yakın arkadaşlar. birbirlerini mi seçsinler, kızı mı? oouuuv çok zor :p tek derdim bu olsaydı keşke :D turuncu daha bi içine kapanık, mistik bi tip. siyahsa şımarık ve bağırtkan bi tip. ben böyle siyah, turuncu felan renklerle anlatıyorum, çünkü en başta karakterleri ayırt edemiyordum, saç renkleri yardımcı oluyordu, sizde de öyle olur muhtemelen :D
neyse efendim, dizinin gönüllere taht kuran, kızların hayranı olduğu asıl tip en sağdaki çapkın karakter.

o da cadalozun en yakın arkadaşıyla aşk yaşıyor. onlar da kendi yağlarında kavruluyor yani :D

ah be turuncum!! cadalozla araba felan yıkıyorlar, mutlaka olur böyle bişiler zaten. vıcık vıcık.

bu da oyunculardan beni gülmekten kırıp geçiren bi kare :D nası da masum durmuş turuncu. bu turuncuyu o kadar sevdim ki, dizi bitince içimde bişi kaldı böyle, boğazımda yumru mu desem, kalbimde sıkışma mı? açtım okumaya başladım ve tabii beni hayal kırıklığına uğratmadı eheheh ikizler burcuymuş kerata :) 
şarkıcıymış, bütün şarkılarını indirdim. o kadar müthiş değillerdi. -tabii bütün bunlar 3,5 yıl önce oluyor :D- ama bir video klip vardı ki, hem şarkı hem klip hem de turuncu müthişti.
geliyor:


sonra bu adama dair başka şeyler izlemem gerektiğini düşünüp playful kiss dizisini izlemeye karar verdim. o da beni hayal kırıklığına uğratmadı. o zamanlar kotalıydı bizim internet. ne çektim bee! o dizi de en az bunun kadar eğlenceli diyebilirim :)

2 Eylül 2013 Pazartesi

izlediğim güney kore dizileri

öncelikle izlediğim güney kore dizilerinin bir listesini yapıp ne kadar boş bir insan olduğumu göstermek bir uyarı olur diye düşündüm. şaka şaka. yılların birikimi bunlar:
1-) Boys Over Flowers
2-) Playful Kiss
3-) Bad guy
4-) A Love To Kill
5-) Bread, Love and Dreams
6-) I'm Sorry I Love You
7-) 49 Days
bundan sonrasını alfabetik sıraya göre yapmam icap etti. o kadar çok izlemişim ki, başka bir siteden bakıp hatırlayacağım
8-) Baby Faced Beauty
9-) Big
10-) Chuno -bunun ortasını oda arkadaşım izlerken dadanıp izlemiştim, hehe. pek bilmiyorum ama güzel bi şeye benziyordu
11-) City Hunter
12-) Coffee Prince -bunu da izlemiş kadar oldum eğer erkek gibi görünen kız olayları felan seviyorsanız doğru adres :)-
13-) Color of Women -bi son bölümünü izleyemedim şu dizinin beee-
14-) Flower Boy Next Door
15-) Flower Boy Ramyun Shop
16-) I Hear Your Voice
17-) I Miss You
18-) If in Love Like Them -bunu tam izlemedim ama diyeceklerim var >_<
19-) Lie to Me
20-) Love Rain - eneee bunu da bitirmemişim ki ama diyeceklerim var >_<
21-) Mackerel Run
22-) My Girlfriend is a Gumiho
23-) My Princess
24-) Nice Guy
25-) Padam Padam -bu dizi bitmiyor, yani ben başaramadım-
26-) Saraydaki Mücevher
27-) School 2013
28-) Secret Garden
29-) Shark -izleme aşamasında-
30-) Witch Amusement
31-) High Kick-3
32-) Dakchigo Family
şimdilik bu kadar hatırlıyorum, bence daha fazladır :D sonradan eklerim artık

neden? why? 왜? なぜですか?

     bu aralar kendimde bir durgunluk sezmeye başladım. 1 yıldır güney korede günümü gün ederken şimdi ankarada 4+1 evin bir odasında pineklemekteyim. olur olmaz şeyleri düşünmekten de oldukça bıkkınım. o yüzden bir değişim, uğraş üretmek istedim. n'apıcam ben blog açıp da diye bi düşündüm, dedim o kadar asya filmi, anime, dizi-mizi izledin bari insanlara faydan olsun. dimi ama? daha önce blog yapmaya kalkmıştım ama resim yüklemek için fazla üşengeç olduğumdan ondan da vazgeçtim. bu blog tam bana ve benim gibi üşengeçlere hitap edecek inanıyorum :p hehe. şaka tabii üşenmeyenler zaten okur diye düşündüm maksat diğerlerini gaza getirmek :D belki okuyanlar bana gıcık olur, ki genelde insanlar bana gıcık olur :D ama ben kendimi kısıtlamak istemiyorum, olduğum gibi yazacağım. belki de kimse okumaz o da bir ihtimal..
     ben film izlemeyi çok severim, ama öyle böyle değil. bildiğin içine girerim filmin- çoğu zaman kitapların da-. kendimi o filmde bir karakter gibi hissederim. o yüzden de asya filmlerini daha bir severim. önyargılara sığınmadan bi izlemeyi deneyin lütfen-eğer hiç izlemediyseniz-. gerçekten seveceğinize eminim. zaten beğenerek izlediğimiz birçok filmin senaryosu asyalılardan çakma, hehe. göl evi mesela. zaten amerikan yapımı filmler oldum olası bana itici gelmiştir, ne biliyim kültür farkı herhalde. aynı filmin asya versiyonunu izlemek çok daha iyi hissettiriyor. fransız filmleri bazen aşırı saçma olup bayarken, ingiliz yapımı filmlerde genelde bir basıklık sezerim. karakter itibariyle biraz çocuksu bi insan olduğumdan bu yönüme hitap eden yapımlarla dolu olan asya filmlerini seviyorum! hatta filmleri gerçek asyalı şeylerden çok sevebilirim. gerek ahlak olarak belli bir seviyede olmaları, gerek insanı gülmekten öldürebilmeleri(:p) gerekse de gözyaşlarına boğabilmeleri benim gibi ikizler burcu gel-gitli bir insana iyi geliyor. he öbür burçlara da iyi geliyor, şahitlerim var :D
     neyse efendim, kendi hakkımda fazla bilgi vermeden öyle salkım saçak yazacağım işte... canım sıkılınca biraz ergen görünümlü paylaşımlar yapabilirim, şimdiden kusuruma bakmayın. haydi, vira bismillah.. :)


kendime not: bakıyorum da, insanlar bu yazdıklarından yaşını asla kestiremezler! bravo sana :D